yağlı baba - Semih Çar

yollar kıvrılır hasretin saçlarına

aynadan geriye dalan bakışlar

tutamaz geride kalanları 

bozkırların kaderidir gurbet ağrısı

babayla çocuklar arasına

harmandan sonra ekilir uzaklar

beklemek de yorulur pencerelerde

zamanı, sağa sola sallayınca minder 

çabuk büyür bütün ninniler

lapa lapa gözleri saklayınca anneler

buz tutar kirpikleri

ve avutmaz hiçbir soba ruhu üşüyenleri

birden büyür evin oyuncakları

kutu kutu penseyi 

sokakta unutunca çocuk

takım çantasıyla

yağlı baba resmeder

boya kalemleri bir salıncakta 

unutulmuş bir mazi çizer

gurbet türküsü sular çamlı evleri

boğazı doymayan manzaralar

bilmez ne gündüzü ne geceyi

çocukluğunu soyunmuş adamlar 

yumruk yer mide kavgasında 

yine de yer bulamaz sofrasında

ey insanları ayırmak için yapılan yollar

hiçbir ayakkabı, sevmez uzaklıkları

gurbet ağrısı çeken bozkırları